Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

30 Ocak 2015 Cuma

Şizofreni Nedir, Ne Değildir?

Şizofrenik bozukluklarda rastlanan işaretler, başka psikolojik ya da nörolojik hastalıklarda da görülebildiğinden şizofreni nedir ve ne şizofreni değildir konusu dikkatle incelenmesi gereken bir konudur.

Şizofreni ağır bir psikolojik hastalıktır. Şizofreni ile ilgili toplum içinde delilik, tembellik, kişilik bozukluğu gibi pek çok yanlış anlayış hüküm sürse de, en yaygın yanlış şizofreninin bölünmüş kişilik olarak düşünülmesidir. Bu yanlış anlayış, şizo kelimesinin Yunanca 'da "bölünme" anlamına gelmesinden kaynaklanır. Şizofrenide kişilik değil, aslında düşünceler arasındaki bağlantılar bölünür.

Şizofrenik kişiler psikotik olarak adlandırılır. Psikotik, "akıl hastası" ile karıştırılır ancak aslen "gerçeklikle bağı kopuk" demektir. Akıl hastası, psikotikten farklı olarak suçlu davranışlarında cezaya tabi tutulmayan kişiler için kullanılır.

Şizofreni depresyon da değildir. Depresyon ile gelişen içedönük haller, şizofreni ile karıştırılmamalıdır.

Şizofreni belirtileri nelerdir sorusunun cevabı, farklı alanlarda yapılacak incelemelerin konusudur.
Dış görünüş, bilinç, yönelim, ilgi ve dikkat, duygulanım, konuşma, algılama, bellek, dışa vuran davranışlar, fiziksel belirti ve diğer belirti alanlarında yapılacak klinik incelemeler sonucunda, şizofreni tanısı konabilir.

Şizofrenisi olan kişiler sıklıkla varsanılar ve sanrılar yaşar. Varsanılar genellikle gerçekte olmayan sesler duyma biçimindedir. Sanrılar ise, psikotik kişinin gerçek olduğunu sandığı yanlış inanışlardır.

Örneğin şizofreni hastalığı olan kişiler biri tarafından öldürülmek istendiğini, uzaydan gelen yabancılarla iletişim haline geçebildiğini düşünebilir. Sıklıkla kendilerini tehlikede hissederler ve normal bir yaşam sürdüremezler. Şizofreninin kesin bir tıbbi çözümü olmamakla beraber psikotik olan bireyler devamlı ilaç tedavisi görmektedir. Bu tedaviyi almadıkları müddetçe sanrı ve varsanımları devam eder, iyileşme gösteremezler.

Birbirinden farklı gelişme gösteren Şizofreni türleri vardır. Örneğin dağınık şizofrenide hasta çocukça davranışlarda bulunur, toplum kurallarına aldırmazlık gösterir ve genellikle anlaşılmaz konuşur.

Paranoid şizofrenide hasta kendisinin ajan yada peygamber olduğunu düşünebilir, büyük bir sırrı saklamakla görevli olduğuna inanabilir. Eğer sanrıları gerçek yaşama uygunsa kişi dışardan normal görünebilir. Hasta düşüncelerine karşı gelen birine karşı düşmanlık besleyebilir ve saldırganlaşabilir.

Bunların dışında katatonik şizofreni ve ayrışmamış şizofreni olarak farklı türleri de bulunmaktadır.

Şizofreni ile ilgili pek çok araştırma yürütülmeye devam edilmektedir ve bu araştırmalarda şizofreninin kalıtsal bir hastalık olduğu artık kesindir. Ailesinde şizofreni hikayesi bulunanlarda, şizofreni belirtileri görülmesi halinde, ihmal etmeden uzman kontrolüne girilmeli, şizofreni tedavisi önemsenmelidir. Hastalık en çok genç yaşlarda kendini göstermektedir ve genellikle travmatik bir olay sonrasında tetiklenmektedir. Şizofrenisi olan kişiler toplumdan dışlanmamalı ve damgalanmamalıdır. Toplum içinde hastalığa farkındalık oluşturulmalı ve hastalara daha fazla sosyal ortam oluşturulmalıdır. Hastaların aile ve yakın çevresi bilinçlendirilmeli, psikotik kişiye sevecen ancak kararlı şekilde yaklaşılmalıdır. Hastaya her zaman destek olunmalı ve tedavi edilmeye çalışılmalıdır.

Aberdeen Üniversitesi tarafından yapılan çalışmalar sonucu geliştirilen basit bir şizofreni testi sayesinde, uzmanlar şizofreni hastalarını diğerlerinden kolayca ayırmayı başarmış. "Bakış Testine" göre şizofreni hastaları, yavaş hareket eden nesneleri hatasız ve kesintisizce takip etmekte zorlanıyor. Hastaların göz hareketleri, ilk önce nesnenin arkasına düşüyor ve seğiriyormuş gibi olup tekrar nesneyi yakalıyor.
Dr. Benson araştırmayla ilgili  “Psikotik hastalıkları olanların göz hareketlerinde bir takım anormallikler bulunduğu yüzyıldan fazladır bilinen bir şey. Fakat bugüne kadar, bu göz hareketlerinin klinik hastalıkları tespit edebilecek kadar doğru sonuçlar verebileceğini kimse bilmiyordu.” diyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.